13 Haziran 2007 Çarşamba

ne uyumak isterim ne de uyanmak

Dönem kapanışına uygun bir yazı olmayacak ama istikrar süreklilikten ileri gelir diyerekten başlıyorum. Mimarlığın özünde yatan ve senelerdir hücrelerimize işleyen çelişki ve tutarsızlık ve belirsizlik yumağından bahsetmeyeceğim. Mimarlıkta rasyonelizmden bahsedeceğim. Daha doğrusu mimarlığın rasyonelizm ve irrasyonelizmin kesişme noktası olmasından bahsedeceğim. Aslında diyeceklerim bu kadardı.. Ek olarak bu kesişme noktasının hayatın her anında makrodan mikro ölçeğe doğru fraktal şekilde kendisini tekrar eden bir düzen olduğudur. Bu genel anlamda yaşamımızı sürdürmek için içine girdiğimiz her türlü ilişkide mevcut olup; mimarlıkta, alt kümesi sayarsak tasarımda ve onun da alt kümelerinde geçerlidir. Mutlak hiçbir doğru mevcut olmayıp herşey kendi zıttıyla beraber olagelir. Diyalektik kahrolası ve alışılması gereken birşeydir.

Özürler ve Saygılar

Hiç yorum yok: